Halis Hoca (Ebu Hanzala) sesli makale şeklinde yayınlanan cezaevinden soru cevap kısmında Çocuklarımızın İslam üzere yetişmesi için ne yapmalıyız?
Müslim olmayanların çocukları Müslim çocuklarından daha akıllı ve terbiyeli diye düşünüyorum, buna katılır mısınız?
sorularını yanıtlıyor.
Diğer sosyal medya hesaplarımızdan yayınlamadığımız özel paylaşımlarımızdan güncel olarak haberdar olmak için linke tıklayarak WhatsApp hattımıza abone olabilirsiniz; https://bit.ly/2xHiHzN
Çocuklarımızın nasıl olmasını istiyorsak; o ahlakı üstümüzde taşımalı, istediğimiz ahlaka uygun bir ev ortamı oluşturmalı ve hedef ahlakı destekleyen insanlarla yakın ilişkiler geliştirmeliyiz. Çünkü yüce Allah, çocuğu; kopyalayan, birebir modelleyen bir fıtrat üzere yaratmıştır. Çocuk ebeveynin, ev ortamının ve sürekli görüştüğü insanların minik bir toplamıdır.
Çocuklarımızın bir diğer özelliği duyduklarını unutmaları, gördüklerini kalp ve zihin dünyalarına kazımalarıdır. Hâliyle istenilen ahlaki özellikleri çocuğa anlatmanın, yap yapma tarzında talimatların çocuk dünyasında bir karşılığı yoktur. Çocuğumuza ne anlatmak istiyorsak, bir aynanın karşısına geçip kendimize anlatmalı, yaşantımızla örnek davranışı çocuğumuza öğretmeliyiz.
İslam üzere çocuk yetiştirmenin temel meselelerinden biri; ebeveyn arasındaki anlayış ve amel uyumudur. Şayet anne babanın, baba da annenin örnekliğini bozuyorsa, çocuğu dengesizleştirir fıtrat ayarlarını bozarlar. Allah'ın (cc) rahmet edip korudukları hariç, çocuk maske takmayı, ortama göre davranmayı, nabza göre şerbet vermeyi, kitabın ortasından söyleyecek olursak "münafıklığı" öğrenir.
Şu gerçeği çocuk eğitiminde serlevha edinelim: Bizdeki bir derecelik sapma, çocuğun hayatına on derecelik bir sapma olarak yansır. Zira çocuk, yalnızca hatalı davranışı kopyalamaz. Davranışı ve davranışı var eden itikadi/ahlaki hastalığı da kopyalar.
Örnek olsun; bir evde namaz vakitlerine uyma hassasiyeti yoksa, çocukta namaz hassasiyeti gelişmez. Bununla birlikte "hayat veren ilahî çağrıya" icabet etmeme hastalığı gelişir. Çünkü ebeveyni namaza karşı sorumsuz davranmaya iten itikadi bir hastalık vardır: Yüce Allah'ın "hayat veren çağrısını" önemsememe, kaale almama, ilgisiz davranma! Yarın bu çocuk yalnızca namazında gafil olmayacak; dine Ensar olmaya davet edildiğinde, Allah yolunda malıyla ve canıyla mücadeleye çağrıldığında, "Allah'tan kork." dendiğinde ağırdan alacaktır. O'na (cc) karşı olması gereken sevgi ve saygı yara alacaktır. Rahatlıkla gıybet yapan bir annenin çocuğu hırsızlık yapacak; ev halkına zulmeden bir babanın çocukları Allah'ın haram kıldıklarını yiyip içecektir. Çünkü masiyetin sürekli olduğu evde "Allah'ın sınırları" hassasiyeti yani "takva" yerleşmeyecektir. Allah muhafaza!
Kalpler Allah'ın elindedir. O (cc) dilediği kalbe hidayet eder, dilediğini saptırır. O'na çokça iltica etmeli; bizi ve çocuklarımızı koruması için niyazda bulunmalıyız. Nuh (as) kötü bir baba değildir şüphesiz, ama oğlu salih olmayan kötü bir ameldir! Ömer (ra) kötü bir baba değildir şüphesiz, ama içki içen oğlu vardır! Ebu Bekir tüm ümmete on dört asırdır örneklik ediyor, ama oğlu Osman'ı katleden isyancılarla birlikte hareket etmişti…
Bazen ebeveynin salih olması çocuğun salih olması için yeterli olmaz. Bu sebeple yaptıklarımıza güvenmemeli, Rabbimizden çokça yardım istemeli ve çocuklarımızı O'nun (cc) rahmetine emanet etmeliyiz… Korunan ancak O'nun koruduklarıdır.
Muvahhid çocuklarla muvahhid olmayan çocuklarla ilgili karşılaştırmanıza katılmıyorum. Çokça duyduğum bir kıyaslama ve yanlış bir çıkarımı biraz nankörce buluyorum. Şöyle ki;
Muvahhid olmayan çocuklar; ekran, okul süreci ve ebeveynin hurafeleriyle çocuklukları işgal edilmiş, bir yetişkini dahi ruhsal bunalıma sürükleyen anlamsız bir yarışa sokularak çocuklukları iğfal edilmiştir. Çocukça davranışlar sergileyemiyor oluşları bundandır.
Yetişkinler güç gösterisi yaparak, cezalandırarak, çocukça bir yaşamdan mahrum bırakarak çocukları zapturapt altına almışlardır. Bunun en hayırlı şahidi; övüle övüle bitirilemeyen çocukların, belli bir yaştan sonra ebeveynleri için kabusa dönmesidir.
Şayet çocuklarımıza bir iyilik yapmak istiyorsanız onlara adap, zarafet, estetik bilinci kazandırın. Allah Resûlü'nün (sav) bedevi, kaba ve kibirli bir toplumdan medeni, ince ruhlu ve mütevazı bir toplum meydana getirdiği gibi; başta yetişkin müminlere, sonra da çocuklara adap ve zarafet konusunda örnek olun.