Sabah namazını kaçıranlara ne nasihat edersiniz? fıkıh sorusuna Halis Hoca (Ebu Hanzala) cevap veriyor.
Diğer sosyal medya hesaplarımızdan yayınlamadığımız özel paylaşımlarımızdan güncel olarak haberdar olmak için linke tıklayarak WhatsApp hattımıza abone olabilirsiniz; https://bit.ly/2xHiHzN
Soru:
“Üç gün üst üste sabah namazına kalkamadım. Kendimi helak olacakmış gibi hissediyorum. Derslerime ezberlerime çalışamıyorum. Hayatımda her şey ters gidiyor. Bana Allah için nasihat eder misiniz? Sabah namazını kaçırdığımda günümü nasıl geçireyim. Allah razı olsun.”
Cevap: Bu soruya cevap vermeden önce ben şöyle bir meseleye deyineyim.
Şeytanın insana en fazla zarar verdiği ve insanın ayağını kaydırmış olduğu şey insanı Allah ile aldatmasıdır. Bazen insanı Allah’ın sevgisi, mağfireti ile aldatır, bazen insanı Allah’ın azabı ve gazabı ile aldatır. İkisi de şeytanın insana en fazla zarar verdiği yollardandır. Onun için Allah (cc) buyuruyor ki:
Ey insanlar! Şüphesiz ki Allah’ın vaadi haktır. (Öyleyse) dünya hayatı sizi aldatmasın. Çok aldatan (şeytan da) sizi Allah’la aldatmasın. (35/Fâtır, 5)
Şeytan insanı Allah ile nasıl aldatır?
İki şeyle aldatır:
1. Öyle bir Allah tasavvur eder ki senin gözünde hep seven, hep bağışlayan, hep affeden bir Allah. Sen de buna güvenirsin ameli terk edersin, helak olursun.
2. Ya da çok katı, çok sert, hiç bağışlaması olmayan, hiç toleransın olmayan bir Allah tasavvuru ile korkarsın, korkarsın, korkarsın senin korkun seni helaka götürür.
Her zaman ölçümüz şeriat olmalı. Ne ifrat ne tefrit.
Sabah namazını kaçırmak normal midir? Sabah namazını kaçırmak normaldir. İnsan iseniz, melek değilseniz sabah namazını kaçırmanız normaldir.
İmam Buhari ve Müslim rivayet ettiler.
Allah Resulü (sav) bir seferden dönerken Bilal’i (r.a) başına nöbetçi bıraktı ve uyudular. Güneşin sıcaklığı bizim bedenlerimizi yakıncaya kadar uyanamadık. Diyor sahabe. Yani güneş doğmuş, bir mızrak boyu yükselmiş, ısısını hissedince uyanmışlar. Peygamber (as) buyurdu ki: ‘Burada Şeytan bize hazır oldu. Şeytan bizi aldattı.’ O mıntıkayı terk ettikten sonra ezan okumuşlar, kamet getirmişler, abdest almışlar. Aynen normal günlerde namazlarını nasıl kılmışlarsa namazlarını aynı şekilde kılmışlar.
Allah Resulü (sav) bile sabah namazını kaçırmıştır. En seçkin sahabesi bile sabah namazını kaçırmıştır. Peki ne yapmışlardır? Şeriatte Allah Resulü’nün (sav) gösterdiği yolu takip etmişler ve Allah’ın göstermiş olduğu yoldan gitmişlerdir.
Peygamberimizin (sav) Buhari ve Müslim’de rivayet ettiği bir hadiste: “Kim bir namazdan dolayı uyur, kaçırırsa veya bir namazı unutursa, hatırladığı zaman o namazı kılsın.”
Yani kendini helak etsin, kendini perişan etsin demiyor Peygamber (as).
Bir namazı kaçırmışsanız, uykudan ötürü veya unutkanlıktan ötürü hatırladığınız anda abdestinizi alıp normal zamanda namazını kıldığınız gibi namazını kılacaksınız ve Allah’a tevbe ile istiğfarda bulunacaksınız.
Bazen kardeşlerim -Bu söyleyeceğim amellerinde gevşek olanlar için değildir. Bu söyleyeceğim amellerinde istikamet üzere olan müslümanlar içindir.- Amellerinde istikamet üzere olan müslümanların bazen amellerini unutmaları, kaçırmaları Allah’ın onlar için bir lütfu ve rahmetidir. Çünkü insan sorumluluklarını güzel bir şekilde yerine getirdiğinde zamanla Allah’ın (cc) bunu ona lutfettiğini unutuyor. Sanki kendisi çok muttakiymiş, kendisi çok becerikli imiş gibi, o ameli kendisine mal etmeye başlıyor. Allah (cc) ona unutturarak, Allah (cc) onu uyutarak ona şunu hatırlatıyor. Sen değilsin. Asıl olan benim. Ben seni muvaffak kıldığım için yapıyorsun. Bak ben engel koyduğum zaman amellerini böyle kaçırıyorsun. Kişi nefsinin küçüklüğünü, alemlerin Rabbi olan Allah’ın büyüklüğünü görüyor.
Onun için bu tip şeyler müslümana zarar vermez. İmanına zarar vermez. Yeter ki tevbe ile Allah’a yönelmiş olsun.
Bu kardeşimize şeytanın derslerini çalıştırmaması, bütün işlerinin ters gidiyormuş gibi göstermesi bu şeytanın bir oyunudur. Ayağını kaydırmak için 3 defa sol tarafına tükür. Şeytanın şerrinden Allah’a sığın. Tevbe ederek Allah’a (cc) yönel.
Küfrün Karanlıklarından, Vahyin Aydınlığına…