Riyanın alametleri nelerdir? Halis Hoca (Ebu Hanzala)

1955

2020-06-18

Kategori :

Açıklama :

Riyanın alametleri nelerdir? Halis Hoca (Ebu Hanzala)

Diğer sosyal medya hesaplarımızdan yayınlamadığımız özel paylaşımlarımızdan güncel olarak haberdar olmak için linke tıklayarak WhatsApp hattımıza abone olabilirsiniz; https://bit.ly/2xHiHzN

Riyanın alametleri nelerdir?

Bir insanın öğrendiği bir bilgiyi, amele geçirmekten daha ziyade başkalarına anlatma güdüsü güçlü ise. Bu o kişinin riyakar olduğunu gösterir.
İslam da tevhidden sonran bir insanın en fazla dikkat etmesi gereken kalp amellerinden biri ihlastır ve riyadan kaçınmaktır.
Öyle ben ihlaslıyım veya bende riya yoktur demekle ne insan ihlaslı olur nede insan riyadan kurtulur. Riyanın bir takım alametleri vardır o alametleri üzerinizde bulunduruyorsanız. Bu sizin riyakar olduğunuzu gösterir,bu alametler yoksa bu sizin ihlaslı olduğunuzu gösterir.
Riyanın alametleri nedir?

1. Kişi başkalarının yanında amel yaparken kendini çok iyi hissediyor, fakat tek başına kaldığında bu ameli külliyen terk ediyorsa bu o insanın riyakar olduğunu gösterir.

2. Bir insan övüldüğünde, takdir edildiğinde bir ameli yapıyor, övülüp takdir edilmediğinde o ameli terk ediyorsa bu o insanın riyakar olduğunu gösterir.

3. Bir insan bir meseleyi öğrendiğinde bunu hayatıma geçireyimden daha ziyade, götüreyim bunu başkalarına anlatayım, başkalarına ulaştırayım diye düşünüyorsa bu o kişinin riyakar olduğunu gösterir.

Peki riya nedir?

Riya öyle basite alınacak küçük görülecek bir mesele değildir. Çünkü kıyamet günü geldiğinde Allah (cc) şöyle bir nidada bulunacaktır.

“Ben şirke hiç bir surette ihtiyacı olmayan Allah’ım. Kim bir amel yapmış ve o amele benimle beraber başkalarını ortak kılmış ise ben onu da onun şirkini de terk ediyorum. (Muslim)

Bu hadisin başka rivayetlerin de kim amel yaptığında benimle beraber başkasını ortak yapmış ise gitsin amelinin karşılığını onun yanında arasın diyecek Allah (cc).

Yani böyle bir manzara var herkes bu sahne ile karşılaşacak. Öyleyse herkes ihlas meselesine dikkat etmesi gerekiyor.

Yani bir şey öğrendiğinizde siz onu başkalarına ne için anlatıyorsunuz? Mesela bir düşünün kendi kendinize bir sorun. Ben bu bilgiyi öğrendiğimde insanlara niye anlatıyorum? İman etsin, ben onun hidayetine vesile olayım, doğru yolu bulsun diye anlatıyorsunuz. Fakat ben size şunu söyleyebilirim ki sizin anlattığınız şeylerin insanların hidayetine vesile olabilmesi için Allah’ın (cc) sizin sözünüzü etkili kılması gerekir. Yani on tane adam aynı şeyi söyler bir tane adamın sözü ile karşıdaki iman eder ama dokuz tane adamın yıllarca anlattıkları ile adam iman etmez oysa aynı şeyi anlatıyorlar peki fark ne? Allah (cc) birinin sözünü etkili kılmıştır, öbürlerinin sözünden etkiyi ve bereketi çekmiştir konuşurlar konuşurlar fayda vermez.

Peki sözü etkili kılan şey nedir kardeşlerim?

Sözü etkili kılan şey ihlastır. Bir insan dininde Allah’a (cc) halis olarak kulluk ediyorsa sadece ve sadece Allah’a kulluk ediyorsa hiçbir şey karıştırmadan. Allah onun sözlerini etkili kılar. Onun sözleri kalplerde yer bulur kulaklar onun sözlerini işittiğinde kalpler titremeye başlar. Bu Allah’ın vermiş olduğu bir etkidir. İnsanın kendi sözünü böyle etkili kılması mümkün değildir.

Peki bunun yolu nerden geçer bunun yolu ihlastan geçer yani anlattığınızın da para etmesi için sizin gene ihlaslı olmanız gerekiyor. Onun için ihlas bizim tevhidden sonra bizim için en büyük sermayedir buna sahip çıkmaya çalışalım inşallah bildiklerimizle amel edip ihlaslı olalım. Allah hem bize bilmediklerimizi öğretecek hem de insanlara anlattıklarımızda sözlerimizi etkili kılacaktır.

Rabbim hepimizi ihlaslı olan kullarından eylesin.

Küfrün Karanlıklarından, Vahyin Aydınlığına…

Yorum yapabilmek için üye olmalısınız.