Alaycı insanlara nasıl davet yapılmalıdır? Halis Hoca (Ebu Hanzala)

863

2020-03-03

Kategori :

Açıklama :

Alaycı insanlara nasıl davet yapılmalıdır? sorusuna Halis Hoca (Ebu Hanzala) cevap veriyor.

Diğer sosyal medya hesaplarımızdan yayınlamadığımız özel paylaşımlarımızdan güncel olarak haberdar olmak için linke tıklayarak WhatsApp hattımıza abone olabilirsiniz; https://bit.ly/2xHiHzN

Soru:
Müşrik birisini İslam’a davet ederken karşımızdaki kişinin din ile ilgili alaycı konuşmalarına veya çok bilmiş tavırlarına karşı davetçi kişinin uslubu nasıl olmalıdır?

Cevap:
Davet yapan insanın ilk olarak bilmesi gereken meselelerden biri şudur: Davet yapan davet yaptığı insanların eziyetlerine tahammül edemeyecekse davet yapmasın.

Her insan davetçi olamaz. Davetçi olmak için bir takım sıfatlara haiz olmak gerekir. Bunlardan bir tanesi de karşımızdaki insanın eziyetlerine sabretme meselesidir.

Allah (cc) tüm müslümanlar için şöyle söylemektedir:

Andolsun ki, mallarınız ve canlarınız konusunda sınanacaksınız. Yine andolsun ki, sizden önce kendilerine Kitap verilenlerden ve müşriklerden size çokça eza verecek sözler işiteceksiniz. Şayet sabreder ve korkup sakınırsanız hiç şüphesiz bu, azmedilmeye değer işlerdendir. (3/Âl-i İmran 186)

Allah (cc) bunun üzerine yemin etmiştir. Doğal olarak müşriklerin eziyet verici sözlerine katlanamayan insanlar onlara davet yapmasınlar.

Davet yaptıkları taktirde ne oluyor?
Davet kavgaya ve tartışmaya dönüşüyor. Fayda elde edelim derken daha büyük zarara düşmüş oluyor.

Müslüman müşrikleri İslam’a davet ederken izzet peşinde koşmaz. Bazı kardeşlerimiz bu duruma şöyle yaklaşabiliyor:
‘Ne yani müşriğin karşısında zelil mi olayım. Ben izzetliyim. İzzetimin arkasında durmak zorundayım.’

Böyle değil kardeşim. İslam’da cihad var, davet var. Cihadın ahlakı ayrıdır. Davetin ahlakı ayrıdır.

Cihad için Allah (cc) şöyle buyurmaktadır:
“Ey Nebi! Kâfirler ve münafıklarla savaş ve onlara karşı sert ol. Onların barınağı cehennemdir. Orası ne kötü bir dönüş yeridir.” (9/Tevbe, 73)

Cihad ederken ne kadar sert olursan o kadar kardasın demektir. Ancak davet yaparken:

Ona yumuşak bir söz söyleyin. Umulur ki öğüt alır ya da korkar.” (20/Tâhâ, 44)
Firavun’a söylenen yumuşak söz için bk. 79/Nâziât, 17-19.

Firavun kendisi için ben ilahım, ben rabbim diyen birisidir. Musa (as) hakkında daha konuşmayı bilmiyor deyip onu küçümseyen alay eden, sen benim elimin altında köle değil miydin ey Musa, biz seni büyütmedik mi ey Musa diyen ve onunla dalga geçen bir Firavun olmasına rağmen Allah’ın (cc) emri Firavun’a yumuşak söz söylenilmesidir.

Demek ki davetin ahlakı yumuşaklığı gerektirir. Karşısındaki insanın eziyetlerine sabredecek olan kişiler davet yapsınlar. Bu ahlaka sahip olmayan insanlar davet yapmasalar Allahu alem çok daha iyi olmuş olur.

Küfrün Karanlıklarından, Vahyin Aydınlığına…

Yorum yapabilmek için üye olmalısınız.