Kendisini İslam'a nispet eden insanların yaptığı hatalara karşı tavrımız nasıl olmalıdır? Halis Hoca

1039

2020-02-26

Kategori :

Açıklama :

Kendisini İslam'a nispet eden insanların yaptığı hatalara karşı tavrımız nasıl olmalıdır? sorusuna Halis Hoca (Ebu Hanzala) cevap veriyor.

Diğer sosyal medya hesaplarımızdan yayınlamadığımız özel paylaşımlarımızdan güncel olarak haberdar olmak için linke tıklayarak WhatsApp hattımıza abone olabilirsiniz; https://bit.ly/2xHiHzN

Soru:
"Hocam bildiğiniz üzere zamanımızda bizim gibi görünen, bizim dilimizden konuşan, bizdenmiş gibi görünen iki yüzlü zındık ve münafıklar sayıca çoğalmaya başladı. Bu insan kılıklı necislerden nasıl uzak durmalıyız? Onların yaptıklarını insanlara anlatmalı mıyız? Çünkü bunlar yüzünden insanlar İslam'ı yanlış anlıyorlar. Bu mu İslam diyorlar? Tepkimiz tavrımız nasıl olmalıdır?"

Cevap:
İslam sadece doğruyu anlatıp yanlışa temas etmeyen bir değildir. İslam doğruyu apaçık bir şekilde anlatır. İnsanlar doğruyu anlatır. İnsanlar doğruyu öğrensinler diye. İslam batılı apaçık bir şekilde anlatır. İnsanlar batılı öğrensin ve batıldan sakınsın diye.

Kur'an niçin apaçıktır?
"Suçlu günahkârların yolları apaçık belli olsun diye ayetlerimizi işte böyle tafsilatlandırıyoruz."(6/En'âm, 55)

"Ta ki helak olan delil üzere helak olsun, hayat bulan da delil üzere hayat bulsun. Ve Allah, gerçekten (işiten ve dualara icabet eden) Semi’, (her şeyi bilen) Alîm’dir." (8/Enfâl, 42)

İslam davetçisi sadece doğruyu anlatıp yerine geçen kişi değildir. İslam davetçisi doğrunun sınırları apaçık çizecek. Aynı zaman İslam davetçisi yanlışı ve yanlışın ehlini anlatacak, onun sınırlarını da apaçık bir şekilde çizecek.

Dışarıdan olan düşman İslam adı altında konuşması bizim için zaten önemli değildir. Ancak bizim dilimizle bizim yüzümüzle konuşan cehennem davetçileri nedeniyle insanlar İslam'dan uzaklaşıyor. İslam'ı yanlış değerlendiriyorlar.

Peygamber (sav) şöyle buyuruyor: "Benden önce Allah'ın gönderdiği her peygamberin mutlaka ashabı ve havarileri vardı. Bunlar peygamberlerinin sünnetiyle amel ederler ve peygamberin sünnetine tabi olurlardı. Onlardan sonra, yapmadıklarını söyleyip, kendilerine emrolunmayanı yapan bazı insanlar geldi. Kim onlara karşı eliyle mücahede ederse mü'mindir. Kim onlara karşı diliyle mücahede ederse o mü'mindir. Kim de onlarla kalbiyle mücahede ederse o mü'mindir. Bunun ötesinde ise hardal tanesi kadar iman yoktur.” (Müslim)

Def çalarak dans eden ve İslam'ı anlatanlar
İnsanların üzerine basarak dini temsil edenler
Vücuduna şiş sokarak İslam'ı anlattığını düşünenlerin sokakta Müslüm Gürses dinleyip
kendilerini kesenlerden bir farkı yoktur.

Lakin Peygamber (sav) böyle kişilere karşı mücadele edilmesini emretmiştir.

Küfrün Karanlıklarından, Vahyin Aydınlığına…

Yorumlar

Yorum yapabilmek için üye olmalısınız.