İslami çalışmalardan geri kalanlara nasihat eder misiniz? Halis Hoca (Ebu Hanzala)
Diğer sosyal medya hesaplarımızdan yayınlamadığımız özel paylaşımlarımızdan güncel olarak haberdar olmak için linke tıklayarak WhatsApp hattımıza abone olabilirsiniz; https://bit.ly/2xHiHzN
Soru:
İslami çalışmalardan geri kalanlara nasihat eder misiniz?
Pazar dersine gelipte cumartesi dersine gelmeyenlere nasihat eder misiniz?
Cevap:
(Orada) kullarımızdan bir kul buldular. Ona kendi katımızdan bir rahmet vermiş ve tarafımızdan bir ilim öğretmiştik. (18/Kehf, 65)
Musa ona demişti ki: “Sana öğretilen doğrulardan/isabetli bilgilerden bana öğretmen için sana tabi olayım mı?” (18/Kehf, 66)
İlim o kadar değerlidir ki, bir peygamberi bile, kendisinden daha bilgili bir insanın peşine düşürmüştür. Eğer bir insan ilim meclislerinden uzak duruyorsa, bu onun çok akıllı ve iyi bir insan olduğundan değildir. Allah'ın onun için hayır dilemediği ve onu hayırdan mahrum bıraktığı içindir.
Bazı insanlar İslami çalışmalardan uzak kalmayı bir kazanç olarak görüyorlar. Emin olun İslam dinini fıhk etmiş olan bir adam, herhangi bir İslami çalışmadan mahrum kaldığı zaman o günü kendisi için bir kayıp, o günü kendisi için bir keder günü ilan eder. Çünkü dünya kadar hayırdan mahrum kalmıştır.
İlim için evinden çıkan adamı Allah yolunda cihad eden adamla aynı kefeye koyuyor Peygamber (sav) İbn Mace'nin hadisinde.
Bir başka hadiste:
Ebu Hureyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Allah Teâlâ’nın yollarda dolaşıp zikredenleri tesbit eden melekleri vardır. Bunlar Cenâb–ı Hakk’ı zikreden bir topluluğa rastladıkları zaman birbirlerine “Gelin! Aradıklarınız burada!” diye seslenirler ve o zikredenleri dünya semâsına varıncaya kadar kanatlarıyla çevirip kuşatırlar. Bunun üzerine Allah Teâlâ, meleklerden daha iyi bildiği halde yine de onlara:
– “Kullarım ne diyor?” diye sorar. Melekler:
– Sübhânallah diyerek seni ulûhiyyetine yakışmayan sıfatlardan tenzih ediyorlar, Allâhü ekber diye tekbir getiriyorlar, sana hamdediyorlar ve senin yüceliğini dile getiriyorlar, derler. Konuşma şöyle devam eder:
– “Peki onlar beni gördüler mi ki?”
– Hayır, vallahi seni görmediler.
– “Beni görselerdi ne yaparlardı?”
– Şayet seni görselerdi sana daha çok ibadet ederler, şânını daha fazla yüceltirler, ulûhiyyetine yakışmayan sıfatlardan seni daha çok tenzih ederlerdi.
– “Kullarım benden ne istiyorlar?”
– Cennet istiyorlar.
– “Cenneti görmüşler mi?”
– Hayır, yâ Rabbi! Vallahi onlar cenneti görmediler.
– “Ya cenneti görseler ne yaparlardı?”
– Şayet cenneti görselerdi onu büyük bir iştiyakla isterlerdi, onu elde etmek için büyük gayret sarfederlerdi.
– Bunlar Allah’a neden sığınıyorlar?”
– Cehennemden sığınıyorlar.
– “Peki cehennemi gördüler mi?”
– Hayır, vallahi onlar cehennemi görmediler.
– “Ya görseler ne yaparlardı?”
– Şayet cehennemi görselerdi ondan daha çok kaçarlar, ondan pek fazla korkarlardı.
Bunun üzerine Allah Teâlâ meleklerine:
– “Sizi şahit tutarak söylüyorum ki, ben bu zikreden kullarımı bağışladım” buyurur. Meleklerden biri:
– Onların arasında bulunan falan kimse esasen onlardan değildir. O buraya bir iş için gelip oturmuştu, deyince Allah Teâlâ şöyle buyurur:
– “Orada oturanlar öyle iyi kimselerdir ki, onların arasında bulunan kötü olmaz.” (Buhari)
Akıl kârı mıdır? Yedi günün yirmidört saatini küfrün ve kafirlerin içinde geçiren, sonra haftanın iki saatini müminlerin içinde geçiren bir adamın mümince bir hayat sürmesi mümkün müdür?
Ve bir insan İslam davasına yardım edeceği yardımlardan mahrum ise, bu onun Allah (cc) katında değersiz olması ile alakalı bir durumdur. Allah (cc) değerli insanları kendi dini için kullanır. Çünkü bu din değerlidir, ve değerli olanlarda boş insanların, değersiz insanların yeri yoktur.
Allah'ın dini hobi değildir. Haftanın bir günü arkadaşlarınla gidip halısaha maçı oynadığın gibi haftanın bir günü arkadaşlarınla toplanıp gelip müslümanlarla beraber ders dinlersen dersin futboldan bir farkı kalmaz.
Küfrün Karanlıklarından, Vahyin Aydınlığına…